Heidelberg Üniversitesi Hastanesi Toraks Kliniği’nde nükleer tıp ile tanısal ve girişimsel radyoloji başkanı olan doktor Claus Peter Heussel, Münih’te bulunan Deutsches Museum’daki yeni sağlık sergisi için derinlemesine destekleyici belgelerle, gerçek hayattaki bir hasta vakasına katkıda bulundu.
Deutsches Museum için bir akciğer kanseri vakası hazırladınız. Ziyaretçiler bundan ne öğrenebilir?
Heussel: Buradaki fikir, müze ziyaretçilerine akciğerde kanserin, erken bir aşamada tespit edilmesinin ne kadar zor olduğunu göstermek. Alman Kanser Araştırma Merkezi'nde radyoloji bölümü direktörü Heinz-Peter Schlemmer ile Heidelberg'deki Alman Akciğer Kanseri Tarama Müdahalesi çalışmasında (LUSI çalışması olarak da biliniyor) yakın bir şekilde çalışıyorum. Çalışmadaki hastalar, Avrupa'nın en büyük ve akciğer alanında uzman hastanesinde ameliyat edildi. Bu nedenle, çok iyi belgelenmiş hastalık seyir bilgilerine sahibiz. Deutsches Museum için gerçek hayattan bir vaka seçtik ve hastanın onayıyla hazırladık.
Akciğer tarama programları hangi insan grupları için faydalıdır?
Heussel: Sigara içenler ve 50 ila 75 yaş aralığındaki eski sigara içiciler, yüksek riskli grupları oluşturuyor. Sadece bu grupta tarama yapılması mantıklı oluyor. Bu noktada, bireysel bakım ve toplumsal sonuçlarını değerlendirmemiz gerekiyor. Sorun şu ki CT (bilgisayarlı tomografi) görüntüleme ile akciğer kanseri olmayan çoklu nodüllere sıklıkla rastlıyoruz. Daha sonra nodüllerin kanserli olup olmadığını kontrol etmek için ameliyat gerekli hale geliyor. Bu, maliyetli bir süreç ve hastalar için ne kadar sıkıntılı olduğunu belirtmeye bile gerek yok. Bu yükü hafifletmek için bu tür ameliyatların bir merkezde ve sadece çok deneyimli personel tarafından yapılması gerekiyor.
Arka Plan
Sekiz rastgele seçilmiş kontrollü çalışma, (eski) yoğun sigara içenlerde düşük doz CT görüntüleme ile akciğer kanseri taramasının muhtemelen akciğer kanserine bağlı yaşam kayıplarının azalmasına neden olduğunu gösteriyor. Düşük doz CT taraması muhtemelen akciğer kanseri kaynaklı yaşam kaybından yaklaşık 10 yıl önce 1000 kişiden yaklaşık 5'ini (%95 güven aralığı 3-8) kurtarıyor ve bazı tarama katılımcılarının ömrünü uzatabiliyor. Bu fayda, yanlış pozitif tarama sonuçlarının (1-15/1000 kişide gereksiz invaziv müdahaleler) neden olduğu hasarla ilgili olarak değerlendirilmelidir.1
1 EUnetHTA OTCA28, Semlitsch T et al. Risk gruplarında akciÄŸer kanseri taraması. Ortak deÄŸerlendirme. Diemen: EUnetHTA; 2020. 295 sayfa. Rapor No.OTCA28. üzerinden eriÅŸilebilir.Ìý
Manchester programında yapıldığı gibi süpermarket otoparklarında akciğer kanseri taraması sunulması fikri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Heussel: Avrupa'da tarama programlarının başlatılmasında karşılaşılan önemli problemlerden birini, katılması uygun olan risk grubundaki hastaların çoğunun katılmaması oluşturuyor. Federal hükümet, bu rakamın yüzde 5 ila 50 arasında olduğunu tahmin ediyor. Katılımcı sayısını artırmak için, taramaya erişimin kolay olması gerekiyor. Bu sebeple, Manchester'da yaptıkları çalışma doğru. Aslında, HANSE çalışması da aynı şeyi burada, Kuzey Almanya'da sunuyor.
Almanya'da akciğer kanseri taramasında hangi kriterler kullanılıyor?
Heussel: İyonlaştırıcı radyasyonun kullanıldığı taramaya Almanya'da da izin veriliyor ancak bunun için başvuru yapılması gerekiyor. Federal Çevre, Doğa Koruma, Nükleer Güvenlik ve Tüketici Koruma Bakanlığı, tarama için yasal bir çerçeve sağlayan bir uygulama yönetmeliği hazırladı. Geriye, nasıl ödeneceğinin kararlaştırılması kalıyor.
Bireysel olarak akciğer kanserini önlemek için neler yapabilir?
Heussel: Akciğer kanserini önlemenin on yolu var: Sigara içmeyin, sigara içmeyin, sigara içmeyin, vb. Herhangi bir organ potansiyel olarak karsinom geliştirebilir, ancak sigara içilmediğinde akciğer çok nadiren etkileniyor.
Akciğer kanserini tedavi etmek için ön koşullar nelerdir?
Heussel: Akciğer kanseri neredeyse sadece cerrahi uygulama ile alınarak tedavi edilebilir. Bununla birlikte, diğer organlara yayılmadan önce yeterince erken tespit edilmeli. Akciğerin yapısı, bir ağaca benzer. Dört ana dalımız var ve bu dalları fazla kesemeyiz. Bu müdahale, sadece kanser çok küçükse mümkün olur ancak bu aşamada hasta henüz hiçbir şey fark etmez. Hastalar genellikle sadece kanser, akciğerin yakınında olan yapıları etkilediğinde semptomları fark eder.
Yapay zekâ hastalığın seyrini kontrol etmede nasıl bir rol oynar?
Nasıl değiştiklerini görmek için keşfedilen tüm nodülleri ölçmeli ve değerlendirmeliyiz. Bu önemsiz bir iş değil çünkü hacmi ölçmemiz gerekiyor. Bu da yazılım yardımını gerektiriyor. Çeşitli yazılım türleri kullanılıyor. Bir nodülün iyi huylu veya kötü huylu olma olasılığını yüzde 97 doğrulukla tahmin eden yapay zekâ ise sıklıkla kullanılıyor. Bu benim yapabileceğimden çok daha iyi.